Zonguldak Karadon kömür madeninde yerin 540 metre altında grizu patlamasında mahsur kalan 28 işçi ile 2 mühendisin öldüğü açıklandı. Kapitalizmin ve onun uzantısı devletin özelleştirme ve taşeronlaştırma politikasının; ucuz, güvenliksiz, güvencesiz ve örgütsüz işçi çalıştırma stratejisinin yol açtığı kaçıncı toplu cinayet bu? Bilindiği gibi, AKP iktidarı kapitalist şirketlerin özel sektörde fütursuzca uyguladığı taşeronlaştırmayı, henüz özelleştiremediği devlet işletmelerinde de sistemli olarak dayatıyor. Övünürken kendini ele veren zavallılar gibi, "devleti şirket mantığıyla yönetiyoruz" diye böbürlenen AKP iktidarı, işçileri toplu olarak kıran bu cinayetin sorumluluğundan kaçamaz. Başbakan Erdoğan "madenciliğin kaderinde bu var" diyerek şirket kârını insan hayatından üstte tutan kapitalist zihniyetin sömürücü ve zalim doğasını gizleyemez. Uluslararası Çalışma Örgütü İLO'nun 176 numaralı "Madenlerde Güvenlik ve Sağlık Sözleşmesi"ni bile hâlâ imzalamayan AKP iktidarı işçi sınıfına ve bütün halka hesap vermekten kurtulamayacaktır.
Fabrikalarda, madenlerde, tersanelerde, hastanelerde, okullarda, kısacası bütün işletmelerde sürekli işçi ölümlerine, sakatlanmalara, yaralanmalara, hastalıklara yol açan taşeron sistemi yasaklanmalıdır. Bütün taşeron işçileri kadroya alınmalıdır. Şirketler ve devlet sigortasız ve sendikasız işçi çalıştıramaz. İşletmeleri özelleştirmek ve taşeronlaştırmak insanlığa karşı suçtur, ekonomik soykırımdır.
İşçi sınıfının 30 evladı Zonguldak Karadon maden ocağında kapitalist sınıfın ve iktidardaki uzantılarının bilerek ve isteyerek uyguladıkları ekonomik soykırımın kurbanı oldu. Yeni kurbanlara izin vermemek için örgütlü mücadeleyi yoğunlaştıralım.