Tarih: 25.12.2010 |  Haberler
Özgür tartışmaya evet

AKP iktidarının öncülüğünde bütün egemen güçlerin bir kez daha estirdiği şovenizmi daha iyi değerlendirme gayretiyle sorunun tarihçesine göz atarken, Atılım dergisinin 1974 Şubat sayısında "Kürt Sorunu" başlıklı yazıyı okudum. Yazı öylesine güncel ki, hiç olmazsa bazı bölümlerini tekrarlamakta yarar görüyorum:

"Kürt halkı anayasal haklarını kullanmak, ulusal varlığını korumak, demokratik hak ve istemlerini gerçekleştirmek olanağından yoksundur. Kendi dilinde okuma yazma, kültürünü geliştirme, devlet dairelerinde konuşma, yayın yapma hakkı yoktur."

Bu saptamadan yola çıkan yazı, "Kürt halkına tam demokratik, eşit anayasal haklar tanınmasını, kendi dilinde okuma yazma, kültürünü geliştirme olanaklarının sağlanmasını" istiyor ve Türkiye Komünist Partisi'nin "öteden beri Kürt halkına karşı uygulanan baskı, terör ve özümseme politikasına kesinlikle son verilmesi için" mücadele ettiğini vurguluyor.

Kürt halkının demokratik haklarını, anayasal isteklerini yerine getirme mücadelesi ile bağımsız, demokratik, barışsever bir Türkiye uğrundaki, gerçek bir halk hükümeti uğrundaki mücadelenin sıkı sıkıya bağlı olduğunu belirten yazı, Türk, Kürt, bütün ilerici güçlerin omuz omuza vermesinin zorunlu olduğunu açıklıyor.

"Ayırıcılık yalnız düşmanın işine yarar" uyarısında bulunan yazı, burjuvazinin yıllardır aşağılama ve terör politikasıyla memleketi parçalama faaliyeti yürüttüğüne işaret ederken, Kürt halkının demokratik ve anayasal haklarını savunmanın memleketin birliğini sağlama amacına da hizmet edeceğini belirtiyor.

36 yıl önce dile getirilen bu görüşler kanımca bugüne de ışık tutuyor. Şovenizmi reddetmeli, eşitlik ve özgürlük temelinde halkların birliğini sağlamak için özgür tartışmaya evet demeliyiz.

Kenan Sancar