Tarih: 30.01.2011 |  Haberler
Ankara Ürün Temsilciliği Onbeşleri andı

Mustafa Suphi ve 14 yoldaşının Karadeniz'de katledişinin 90. yılında Ürün Sosyalist Dergi Ankara Temsilciliği anma etkinliği gerçekleştirdi.

Etkinlik; 29 Ocak Cumartesi günü saat 17.30 da başta Suphiler olmak üzere devrim ve sosyalizm mücadelesinde yaşamını yitirenler için saygı duruşuyla başladı. Ardından TKP emektarı, Bekir Karayel Onbeşlerin başlattığı mücadeleyi bugünlere taşıyan tüm yoldaşları selamlayan bir açılış konuşması gerçekleştirdi. Komünistlerin her zaman çok zor koşullarda mücadele ettiklerini dile getiren Karayel, tüm ihanetlere, likidasyonlara ragmen yetişen kadroların Suphilerin mirasını daha da büyüteceklerine inandığını belirterek sözlerini tamamladı.

Dünya kapitalizminin krizlerinin ve bu krizlerin Türkiye'ye yansımalarının anlatıldığı kısa bir belgesel gösteriminden sonra etkinlik paanelle devam etti.

Panelde ilk sözü Ürün Sosyalist Dergi Ankara temsilciliği adına Cihan Kılıçarslan aldı. "Sosyalizm mücadelesinde Mustafa Suphiler" başlıklı konuşmasında Kılıçarslan, öncelikle Mustafa Suphi'nin yaşamına değinerek sosyalizm mücadelesine nasıl katıldığını, Bolşevik partiyle olan bağlarını ve Anadolu'ya geçiş sürecini anlattı. Ulusal kurtuluş savaşlarının ve sınıf savaşlarının iç içe girdiği bir süreçte Mustafa Suphi ve yoldaşlarının Türkiye Komünist Partisi'ni kurma çalışmalarını başlattıklarına değinen Kılıçarslan; geçmişten günümüze kalan deneyimler ve miraslar ışığında sosyalistlerin, komünistlerinin önünün daha da aydınlık olduğunu vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.

Panelin ikinci konuşmacısı Ürün Sosyalist Dergi yazarı Fatma Şenden "Mustafa Suphilerden günümüze sosyal politikada dönüşümler" başlıklı bir sunum gerçekleştirdi. Şenden; kapitalizmin ilk dönemlerinden itibaren yoğun sömürüyle işçiler emekçiler üzerinde baskı uyguladığını ve işçi sınıfının emekçilerin hiçbir haklarını mücadele etmeksizin alamadıklarını ifade etti. 1848'lerden günümüze emekçilerin taleplerinin benzerliğine dikkat çekilen sunumda özellikle 1980 sonrası özelleştirme politikasının yaygınlaştığı, sosyal güvenlik kavramının içinin boşaltıldığı ve insanların en temel sosyal haklarından dahi mahrum kaldıkları vurgulandı. Şenden; kapitalizmin, işçi ve emekçilerin baskısını üzerlerinde hissetmediği sürece hiçbir hak taleplerine cevap vermediklerini, günümüzde de torba yasayla uygulanmaya çalışılan hak gasplarına karşı mücadele büyütmedikçe yasaya karşı başarı sağlanamayacağını belirterek konuşmasını sonlandırdı.

Katılımın oldukça fazla olduğu soru cevap bölümünün ardından kısa bir ara verildi. Aranın ardından Grup Güneşli Dünya'nın ezgileri ve şiir dinletisiyle etkinlik sona erdi.