Tarih: 03.02.2011 |  Haberler
Hakkını arayan emekçilere saldırı

AKP iktidarının hazırladığı, işçilerin, kamu emekçilerinin ve meslek okulu öğrencilerinin kazanılmış haklarını budayan Torba Yasa tasarısını protesto etmek için, ülkenin her yerinden Ankara'ya gelen göstericilere polis, bugün, zehirli gaz, tazyikli su ve coplarla müdahale etti ve mitingi dağıttı. Böylece AKP iktidarı; KESK, DİSK, TMMOB ve TTB'nin çağrısıyla toplanan binlerce işçi ve emekçinin bütünüyle yasal ve anayasal hakkı olan barışçı yürüyüş ve mitingini şiddete başvurarak kırdı.



Oysa, daha iki gün önce, Başbakan Tayyip Erdoğan, Hüsnü Mübarek yönetimine, Mısır halkının sesine kulak verme ve kendini ifade etme hakkını tanıma çağrısı yapmıştı. Bu çağrı, yatık medya tarafından Erdoğan'ın özgürlük ve demokrasiye bağlılığının en sağlam kanıtı olarak gösterilmiş ve göklere çıkarılmıştı. Ankara'da Meclis'e doğru yürümek isteyen emekçiler, tıpkı Mısır işçileri ve köylüleri gibi, kendilerini ifade ediyorlardı. AKP iktidarı, kendi çağrısına bizzat kendisi uymadı. Demokrasi iddiası taşıyan her rejimde doğal hak sayılan bir hakkın kullanımını zorbaca engelledi. Kendi halkına karşı, tıpkı Hüsnü Mübarek rejiminin Mısır halkına davrandığı gibi davrandı. Aynası iştir kişinin, lafa bakılmaz. Erdoğan güzel sözlerinin hiçbir anlam taşımadığını bizzat kendi eylemiyle ortaya koyuyor.

Ne var ki, Hüsnü Mübarek gibi davranmak, şu sıralarda çok açık biçimde görüldüğü gibi, iktidar sahipleri için pek akıl kârı sayılmaz. Mısır işçi ve köylülerinin lânetini üzerinde toplayan Hüsnü Mübarek'in 30 yıllık diktatörlüğü, bütün dünyanın gözleri önünde, sonuna yaklaşıyor. Herkesin kulağına küpe olsun: Halka karşı zorbalık eninde sonunda cezasını bulur.