Türkiye, bölge
ve dünyada emekçi kadınlar, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar
Günü'nü kutluyor. Emekçi kadınlar, büyük insanlığın
yarısını oluşturuyor; fabrikalarda, tarlalarda, bahçelerde,
atölyelerde, bürolarda, okullarda, evlerde hayatı kuruyor;
kapitalist sömürü ve ataerkil zulme karşı eylemlerde, grevlerde,
direnişlerde, mitinglerde devrimleri büyütüyor; F tipi
hapishanelerde, dağlarda, ovalarda eşitliğin, özgürlüğün ve
onurun simgesi oluyor.
Bu yılın ilk
aylarında, emekçi kadınlar, dünya kapitalist sisteminin dayattığı
işbirlikçi neoliberal diktatörlüklere karşı ayaklanan Arap halklarının en ön saflarında yer aldılar, dinsel baskıların ve ataerkil geleneklerin ağır zincirini kırarak eşitlik ve özgürlük
için sokaklara ve alanlara çıktılar, Tunus ve Mısır halk
devrimlerinin bayraktarı oldular.
AKP'nin
dinsel gericiliği güçlendirme, erkek egemenliğini pekiştirme
politikasına karşı koyan, kadın cinayetlerini protesto eden,
kapitalist sömürüye ve ataerkil köleliğe karşı örgütlenen
kadınlar, yarını bugünden kuruyor. Emekçi kadınlar, tıpkı 20
yüzyıl devrimlerinde olduğu gibi, 21. yüzyılda da, kapitalizme
ve emperyalizme karşı işçi sınıfının ve ezilen halkların
gerçekleştireceği devrimlerde güçlü özneler olacaklar.