Bugün (24 Mart 2011 Perşembe), Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde yapılan gizli oturumda AKP iktidarı, CHP ve MHP'nin desteğiyle Libya'ya karşı emperyalist savaşa katılma kararı aldı. BDP ve DSP ise, Türkiye halklarının Libya'yla dostluk ve barış iradesine uygun olarak savaş tezkeresine hayır
oyu verdi.
Egemen kapitalist
sınıfın çeşitli kanatlarının ortaklaşa aldığı bu kararla,
Türkiye, silahlı kuvvetlerini emperyalist savaş makinesi NATO'nun
vahşi saldırısının emrine veriyor. Türkiye halkları, Libya
halkına karşı NATO filolarının ve donanmalarının yürüttüğü
sömürgeci saldırının bir parçası olmanın utancını
kendilerine yaşatan AKP, CHP ve MHP'den hesap soracaktır.
Arap ve İslam
halklarının dostu olmakla övünen AKP, Irak'a karşı 1 Mart 2003
tezkeresini getirmiş, ama Meclis'ten geçirememişti. Bugün de
Libya'ya karşı savaş tezkeresini getirdi ve bu kez kabul ettirdi.
AKP gerçek yüzünü bir kez daha gösterdi. AKP, Arap ve İslam
halklarının değil, Amerikan ve Avrupa emperyalizminin dostudur.
Uluslararası kapitalist haydutların koruculuğunu yapan Arap
şeyhleri ve krallarıyla birlikte, emperyalizmin işbirlikçiliğini
yapmaktadır. Türkiye işçi sınıfının, emekçilerin ve ezilen
halkların düşmanı olduğu gibi, bölge halklarının ve bütün
dünya halklarının da düşmanıdır. AKP yönetiminin dini
kapitalizm, putu Amerika, mabedi NATO'dur. İslam inancında samimi
olsalardı, Amerika'dan değil, Allahtan korkarlardı.
CHP yönetimi, 1
Mart 2003'te Irak tezkeresine red oyu vermişti. Bugün ise Libya
tezkeresine kabul oyu verdi. Kemal Kılıçdaroğlu yönetimi, CHP'yi
ABD'nin, AB'nin, NATO'nun hizasına getirerek iktidara geleceği ham
hayalini kuruyor. Emperyalist savaşın parçası olanlar, ne
halkçıdırlar, ne de bağımsızlıkçı. Emperyalistlerle bir olup
kardeş Libya halkının tepesine çökenler, Türkiye halklarından
gereken karşılığı alacaklardır. Halkın iradesine aykırı
davrananlar, gün yüzü göremezler.
Kürt halkının
parlamentodaki temsilcisi BDP, Libya halkına karşı savaşa
katılmayı reddederek halkların kardeşliği ilkesine uygun
davrandı. DSP, Amerikan, Fransız ve İngiliz zorbalarının safında
yer almayı kabul etmeyerek Kuvayı Milliyecilik iddiasını ciddiye
aldığını gösterdi. BDP ve DSP, emperyalizmin gözüne girmek
için AKP iktidarıyla yarışan CHP ve MHP'nin işbirlikçiliğini
tescil ettiler.
NATO'nun Libya
saldırısını tezgâhlayan dünya kapitalist sistemini yöneten
emperyalist efendiler, Libya'yı köleleştirmek, petrol kaynaklarına
el koymak, Arap devrimlerini durdurmak, kendi ülkelerindeki işçi
ve emekçileri şovenizm ve militarizm zehriyle şaşırtıp
etkisizleştirmek istiyorlar. Bölgeyi ve dünyayı yeniden
fethederek kapitalist krizden savaşla çıkış stratejisini
uygulamaya koyuyorlar.
Savaş tezkeresini
halktan gizli bir oturumla çıkaran Türkiye'nin kapitalist
egemenleri, kaderlerini bir kez daha emperyalist efendilere
bağladılar. Boşuna! Halkların gazabı, efendileri de, uşakları
da çarpacak. Hepsi aynı sonu paylaşacak.