Onlar
ki toprakta karınca, suda balık, havada kuş
kadar çokturlar
korkak, cesur, cahil, hakim, ve
çocukturlar
ve kahreden, yaratan ki onlardır,
destanımızda
yalnız onların maceraları vardır
15-16
Haziran 1970
Türkiye işçi sınıfı ilk kez bu kadar geniş bir
coğrafyayı kapsayarak ve ilk kez bu kadar koordineli bir şekilde
üretimden gelen gücünü kullanıyor, devrimci bir sınıf olduğunu
kanıtlayarak "Türkiye'de işçi sınıfı var mıdır? Yok,
mudur?" tartışmalarına somut bir yanıt veriyordu. Sınıf
hareketi açısından dönüm noktalarından biri olan 15-16 Haziran
direnişi, aradan 41 yıl geçmesine rağmen bıraktığı büyük
deneyimlerle işçi sınıfını rehber edinenlerin yolunu
aydınlatmaya devam ediyor.
Bu
görkemli tarihin deneyimlerini paylaşmak üzere Ürün Sosyalist
Dergi Ankara Temsilciliği, bir panel gerçekleştirdi. Etkinlik; 15
Haziran Çarşamba günü saat 18.00'da devrim ve sosyalizm
mücadelesinde yitirdiklerimiz adına yapılan saygı duruşuyla
başladı.
Panelde
ilk sözü Ürün Sosyalist Dergi Ankara Temsilciliği adına Cihan
Kılıçarslan aldı. Kılıçarslan 15-16 Haziran direnişiyle
ilgili tarihsel süreç hakkında bilgi verirken, işçilerin o
dönemlerdeki çalışma ve yaşam koşullarından da kesitler sundu.
15-16 Haziran direnişini hazırlayan grevlerden, sendikal
süreçlerden bahseden Kılıçarslan, Türkiye işçi sınıfının
bu günü şanlı direnişiyle tarihe geçirdiğini vurgulayarak
konuşmasını sonlandırdı.
Kılıçarslan'dan
sonra sözü Yol-İş Sendikası Eğitim Müdürü Hasan Aktaş aldı. Aktaş,
15-16 Haziran direnişinin sınıfsal boyutu üzerinde durarak, bu
direnişin sendikal kanun değişikliği ve hak gaspı girişimine
karşı burjuvaziye geri adım attırmasının işçi sınıfı
üzerinde büyük bir cesaret yarattığını belirtti. 1963'te
çıkarılan 274 sayılı sendikalar kanunu ve 275 sayılı grev ve
lokavt kanunun kullanılabilir hale gelmesinin sınıf hareketinde
estirilen havayı değiştirmesinin, 1967 yılında Türk-İş'in
"sınıflar üstü" sendikacılık anlayışını eleştirerek
DİSK'in kuruluşunun önemine değindi. Tarihsel süreç anlamında
da önemli belgeler ve deneyimler paylaşan Aktaş, 15-16 Haziran
direnişini yaratan en büyük üç etkenin "işçi sınıfına
güvenmek, ona değer ve bilgi vermekle birlikte kavgada yanında
olmak" olduğunu vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.
Etkinlik
soru-cevap kısmı ve salonda bulunanların bilgi ve deneyim
paylaşımlarıyla sona erdi.