Tarih: 22.06.2011 |  Haberler
Ürün Sosyalist Dergi Ankara Temsilciliği "15-16 Haziran direnişleri" konulu bir panel gerçekleştirdi

Onlar ki toprakta karınca, suda balık, havada kuş kadar çokturlar…
korkak, cesur,
cahil, hakim, ve çocukturlar…
ve kahreden, yaratan ki onlardır,
destanımızda yalnız onların maceraları vardır…




15-16 Haziran 1970… Türkiye işçi sınıfı ilk kez bu kadar geniş bir coğrafyayı kapsayarak ve ilk kez bu kadar koordineli bir şekilde üretimden gelen gücünü kullanıyor, devrimci bir sınıf olduğunu kanıtlayarak "Türkiye'de işçi sınıfı var mıdır? Yok, mudur?" tartışmalarına somut bir yanıt veriyordu. Sınıf hareketi açısından dönüm noktalarından biri olan 15-16 Haziran direnişi, aradan 41 yıl geçmesine rağmen bıraktığı büyük deneyimlerle işçi sınıfını rehber edinenlerin yolunu aydınlatmaya devam ediyor.

Bu görkemli tarihin deneyimlerini paylaşmak üzere Ürün Sosyalist Dergi Ankara Temsilciliği, bir panel gerçekleştirdi. Etkinlik; 15 Haziran Çarşamba günü saat 18.00'da devrim ve sosyalizm mücadelesinde yitirdiklerimiz adına yapılan saygı duruşuyla başladı.

Panelde ilk sözü Ürün Sosyalist Dergi Ankara Temsilciliği adına Cihan Kılıçarslan aldı. Kılıçarslan 15-16 Haziran direnişiyle ilgili tarihsel süreç hakkında bilgi verirken, işçilerin o dönemlerdeki çalışma ve yaşam koşullarından da kesitler sundu. 15-16 Haziran direnişini hazırlayan grevlerden, sendikal süreçlerden bahseden Kılıçarslan, Türkiye işçi sınıfının bu günü şanlı direnişiyle tarihe geçirdiğini vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.

Kılıçarslan'dan sonra sözü Yol-İş Sendikası Eğitim Müdürü Hasan Aktaş aldı. Aktaş, 15-16 Haziran direnişinin sınıfsal boyutu üzerinde durarak, bu direnişin sendikal kanun değişikliği ve hak gaspı girişimine karşı burjuvaziye geri adım attırmasının işçi sınıfı üzerinde büyük bir cesaret yarattığını belirtti. 1963'te çıkarılan 274 sayılı sendikalar kanunu ve 275 sayılı grev ve lokavt kanunun kullanılabilir hale gelmesinin sınıf hareketinde estirilen havayı değiştirmesinin, 1967 yılında Türk-İş'in "sınıflar üstü" sendikacılık anlayışını eleştirerek DİSK'in kuruluşunun önemine değindi. Tarihsel süreç anlamında da önemli belgeler ve deneyimler paylaşan Aktaş, 15-16 Haziran direnişini yaratan en büyük üç etkenin "işçi sınıfına güvenmek, ona değer ve bilgi vermekle birlikte kavgada yanında olmak" olduğunu vurgulayarak konuşmasını sonlandırdı.

Etkinlik soru-cevap kısmı ve salonda bulunanların bilgi ve deneyim paylaşımlarıyla sona erdi.