Tarih: 22.06.2011 |  Haberler
Kürt halkının iradesi gasbedilemez

Yüksek Seçim Kurulu 21 Haziran 2011 gecesi aldığı kararla Hatip Dicle'nin milletvekilliğini düşürdü. Bu karar, hukuk dışıdır ve gayrimeşrudur. Hatip Dicle, Diyarbakır halkının verdiği 77 700 oyu alarak bileğinin hakkıyla milletvekili seçilmiştir.

Daha önce, BDP'nin başını çektiği Emek, Demokrasi ve Özgürlük Bloku'nun 7 adayının seçime katılamayacağı kararını veren; Kürt halkının ve sosyalist, demokratik örgütlerin büyük toplumsal tepkisi karşısında bu kararından geri dönen; seçime üç gün kala, Hatip Dicle'ye verilen hapis cezası bahanesiyle onun adaylığını engelleme komplosuna katılmama sağduyusunu gösteren Yüksek Seçim Kurulu, bu kez, üstelik yetkisinde olmayan çok daha ağır bir kararla, seçilmiş Hatip Dicle'nin milletvekilliğini düşürdü ve onun yerine AKP adayının milletvekili ilan edilmesinin yolunu açtı.

Hatip Dicle'ye verilen hapis cezası, düşünce ve ifade özgürlüğünün kullanılmasını cezalandıran despotizmin ürünüdür ve en asgari burjuva demokrasisiyle bile bağdaşmaz. Ayrıca, seçilmiş milletvekilleri konusundaki karar, artık Yüksek Seçim Kurulu'nun değil, yeni seçilen Meclis'in yetki alanındadır. Yüksek Seçim Kurulu, halk iradesine meydan okuyan kararını, yetkisini aşarak, kendini Meclis'in yerine koyarak almıştır.

Yüksek Seçim Kurulu, Kürt halkının iradesini göz göre göre gasbetmiştir. Yüksek Seçim Kurulu, bu antidemokratik kararından derhal geri dönmelidir. AKP iktidarı, gasp kararının sorumluluğundan kaçamaz. Hatip Dicle'nin milletvekilliğinin gasbedilmesi, şovenist savaş ilanıdır. Kürt ve Türk halklarının şovenist savaşa değil, onurlu barışa ihtiyacı var.

Hatip Dicle, hak ettiği şekilde, Diyarbakır milletvekili olarak Meclis'te yerini almalıdır.