Tarih: 19.07.2011 |  Haberler
Kemal Türkler yaşıyor, savaşıyor!

Sosyalist sendikacı önder Kemal Türkler kapitalizmin maşası faşistlerce katledilmesinin 31. yılında Topkapı Mezarlığı'nda anılacak.

Yaşamı boyunca sınıf ve kitle sendikacılığını savunan, işçiler arasında sosyalist düşüncenin hakim olması için çalışan Kemal Türkler 22 Temmuz 1980 yılında, evinin önünde pusuya düşürülmüş ve ailesinin önünde katledilmişti. Açığa çıkan ve önce şahitlerce sonra da yargı kararıyla cinayeti işlediği tescillenen katillerden Ünal Osmanağaoğlu, davası, binbir türlü hukuk oyunu sonucu, "zaman aşımı" gerekçesiyle düşürülerek cezasız kaldı.

Kemal Türkler, sömürünün ve savaşın olmadığı, emeğin özgürleştiği bir dünya yaratma mücadelesini bugünlere taşıyan isimlerden biriydi. Başta komünistler olmak üzere bu ülkede emek mücadelesi yürüten tüm ilericiler sosyalizm meşalesini daha yükseklere taşıyanları unutmadı, unutmayacak.

Kemal Türkler kimdir?

Kemal Türkler; işçiliğe ve sendika yöneticiliğine 1950'li yıllarda başladı. Grevlerin yasak olduğu, toplu sözleşmelerin ise var olmadığı bir dönemde sendika yöneticiliği yapıyordu. Kemal Türkler, 1961 Anayasası ile elde edilen fakat yasalarca kabul edilmeyen "grev hakkı" için Kavel'de yürüttüğü "kanunu olmayan grev" ile sendikacılıkta devrimci yöntemin ne olduğunu öğretti. Devrimci yaratıcılığın hangi alanlarda kullanılabileceği onun yaklaşımlarıyla görüldü. "Yasadışı ama Anayasa içi" gibi bir yaklaşımla burjuva hukukunun bile gerektiğinde işçiler için kullanılabileceğini kanıtladı.

Kemal Türkler çalışma hayatına haksızlıklara boyun eğmeyen, insani yanı ağır basan dürüst bir işçi olarak başladı. İşçi sınıfını ve sermayedarları tanıdıkça emeğin kurtuluşunun ancak kapitalizmin yok edilmesiyle mümkün olabileceğini anladı. Bu nedenle öldüğü güne dek komünistlerle ve işçi sınıfı partisi militanlarıyla iç içe bir yaşam sürdü.

Kemal Türkler, tüm yaşamı boyunca demokratik sınıf ve kitle sendikacılığı düşüncesine bağlı kaldı ve sosyalist düşüncenin sendikal hareket içinde hakim olabilmesi için çok büyük çaba harcadı. 1960'lı yıllarda sınıflar ve partiler üstü sendikacılık anlayışını reddetti. Daha sonra, sermayenin çıkarlarına hizmet eder bir sendikal politika izleyen Türk-iş'ten koparak 1967 yılında Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'nu (DİSK)'i kurdu. DİSK'in politikası sermayeden bağımsız, işçi sınıfının ve sendikacıların doğrudan siyasette yer aldığı bir yöne doğru ilerledi. Kemal Türkler 15-16 Haziran gibi büyük işçi eylemlerinde de en ön safta işçilerin liderliğini yaparak Türkiye'de demokrasinin ancak işçi sınıfı öncülüğünde var olabileceğini kanıtladı. 1977'ye kadar DİSK'in başkanlığını yapan Kemal Türkler 1 Mayısların yeniden kutlanabilmesi için büyük mücadeleler verdi. 51 yıldır yasaklı 1 Mayıs'ın 1976 yılında kutlanmasına önayak oldu.

Bugün de özü muhafaza edilip ismi değiştirilen Özel Yetkili Mahkeme'lerin, yani eski adıyla DGM'lerin ortadan kalkması için yapılan direnişlerde hem kendisi hem konfederasyonu DİSK hem de sendikası Maden-İş en ön saflarda yer aldı. Yaygın işçi eğitimleri başlattı. İşçi sınıfı öncülerinin bütün fabrikalarda yer almasını teşvik etti.

1980 öncesinde yükselen devrimci dalgaya karşı sivil faşist çeteler bir terör kampanyası başlattılar. İlericilere, aydınlara, sendikal önderlere suikastlar düzenlediler. Bu faşist terör işçi sınıfının korkusuz önderi Kemal Türkler'e de yöneldi. Son olarak Maden-iş sendikasının genel başkanlığını yapan Kemal Türkler, 22 Temmuz 1980'de, bugün hepsinin de isimleri açığa çıkan faşistlerce katledildi. Kemal Türkler gibi işçi sınıfı önderlerini katleden 12 Eylül'cüler işçilerin uğrunda ölümleri göze aldıkları tüm demokratik hakları ellerinden aldı.

Burjuvazinin ve faşist çetelerin yaptıkları bu saldırıları unutmayan işçi sınıfımız geçmişinden ders çıkarıyor. Kemal Türkler'in aydınlattığı yolda artık daha emin adımlarla yürüyor. Türkiyeli işçiler ve emekçiler sıra yoldaşları Kemal Türkleri unutmadı, unutmayacak ve unutturmayacak. Çünkü onlar biliyorlar ki bugüne gelene kadar elde edilen haklar kolay elde edilmedi. Bir çok işçi bu uğurda canlarını ortaya koydular. Şimdi zaman Kemal Türkler'in mücadele ışığını yeniden yükseltme zamanıdır.

Komünistler, Suphi'den Bilen'e Gelenek Yaşıyor Girişimi olarak, Kemal Türkler anmasında yer alacaklar.

Toplanma yeri 10:30'da Topkapı Kaleiçi
Anma
11.00'de Topkapı Mezarlığında

KEMAL TÜRKLER YAŞIYOR, SAVAŞIYOR!
YAŞASIN DEMOKRATİK SINIF VE KİTLE SENDİKACILIĞI!
YAŞASIN TÜRKİYE İŞÇİ SINIFININ BİRLİĞİ!

Suphi'den Bilen'e Gelenek Yaşıyor Girişimi