Tarih: 26.10.2011 |  Haberler
AKP'nin deprem acizliği

Van'da 23 Ekim 2011'de meydana gelen depremin üzerinden tam 3 gün geçti. 7.2 büyüklüğündeki deprem, sermayenin kâr hırsıyla yükselttiği binaların bir bir çökmesiyle doğal bir afetten toplumsal bir felakete dönüşüyor. Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı AFAD'ın dün yaptığı açıklamaya göre bugün itibariyle yıkılan binaların altında kalan yüzlerce insan öldü, binin üzerinde insan yaralandı, binlerce insan evsiz barksız kaldı. En üst yetkililerin "depreme karşı hazırlıklıyız" şeklindeki sayısız demecinin boş laftan öteye gitmediği bir kez daha apaçık ortaya çıktı. Sermaye devletinin depremle ilgili kurduğu uzun isimli kurumların depreme karşı maalesef en ufak bir hazırlıktan yoksun olduğu acı biçimde bir kere daha ortaya çıkıyor.

İnsan kurtarma çalışmaları açısından en kritik zamanlar ilk 48 saattir. Bu süre boyunca sivil ve askeri yetkililer sadece bölgeyi ziyaret edip şov yapmakla yetindiler. Üstelik sınırlı bir bölgeyi ziyaret ettiler. Van'nın köylerinde nasıl bir yıkım yaşandığı, insanların depremin yıkımından dolayı ne acılar çektiği hiçbir yetkiliyi ilgilendirmedi. Halkın yardımına koşan yine muhalif gönüllü kuruluşlar oldu. Bu süreçte kamu adına iktidar koltuklarına oturan yüksek görevliler inanılmaz bir sorumsuzluk ve beceriksizlik gösterirken ilericiler, devrimciler, sendikalar, demokratik kitle örgütleri doğrudan ellerinden geldiğince arama kurtarma çalışmalarına katılıyorlar, depremin daha ilk saatlerinden itibaren can kurtarmak için didiniyorlar.

Sermayenin temsil ettiği değerler yüzünden bundan 12 yıl önce Marmara bölgesinde binlerce yurttaşımızı kaybetmiştik. Deprem konusunda hiçbir hazırlık yapmadığı apaçık bir şeklide ortaya çıkan sermayenin hizmetkârı hükümet 17 Ağustos 1999 depreminden hiçbir ders almamış. O gün meydana gelen facianın sıcaklığıyla alınacağı söylenen önlemlerin bugün hiçbirinin alınmadığı bir kez daha acı biçimde anlaşıldı. Üstelik 17 Ağustos Depreminden sonra 26 Kasım 1999'da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve geçici olduğu belirtilen Deprem Vergisi yoksullara düşman AKP hükümeti döneminde, 2003 yılında kalıcı hale getirildi. Peki emekçi halkımızın alınteri deprem vergileri bugün tam da lazım olduğu dönemde nerede? Neden bu doğal depremden etkilenen vatandaşlarımız için kullanılmıyor?

Toplanan deprem vergileri ile halkın yaralarının acilen sarılması gerekirken AKP hükümeti acizliğini ilan ediyor. Yapamadık diyor. Yeterince çadır veremedik diyor. Yanlış hesap ettik diyor. Bu arada, sanki tüm ülkenin iktidarı değillermiş gibi, Van'ın BDP'li belediye başkanlığı yetkilileri ile görüşmeyi de reddediyor.

El birliğiyle elimizden ne geliyorsa yapalım. İlerici gençlerin depremin ertesi günü hızla hareket ederek Van'a yardım götürmelerini alkışlıyoruz. Sermayenin ve ırkçı partilerin etkisini kırmak, halkın dayanışma duygusunu daha da arttırmaktan geçiyor. Tüm dostlarımızı ilan edilen yardım kuruluşlarına yardımlarını ihmal etmeyeceklerine inanıyoruz.