Merhaba

Dergimizin 4. sayısı, yayımını izleyen hafta içinde toplatıldı. Tüm gazete ve dergi bayileri tek tek dolaşılarak, ‘fazla mesai’ yapılarak, okurları 10 Eylül ‘tehlikesinden kurtarıldı’. DGM Savcılığı’nda ‘neden Marksizm Leninizm’in arılığını savunuyorsunuz?’, ‘Neden reformizmi reddediyorsunuz?’ biçiminde hukuksal soruşturmaya uğratıldı. Derginin toplatılma kararında yer almayan yazılar da ‘potansiyel suçlu’ görülerek ifade alınma yoluna gidildi. Dünyada İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin kabul edilişinin 41. yıldönümü arifesinde 10 eylül dergisi komünizm propagandası gerekçesiyle, T.C.K.’nın 142. maddesi marifetiyle okurlarına ulaşmaktan alıkonuldu. Bu, düşünceleri yayma hakkının fiilen işlemez duruma düşürülmesidir.

Son yıllarda benzeri az görülen böylesi bir toplatma-toplama uygulamasının amaçlarından biri de, kuşkusuz, mali olarak 10 Eylül’ü zora sokmaktır. Düşünce suçlarına milyonlarca lira ceza kesmeyi düşünen zihniyet, dergileri fiilen toplayarak ticari dağıtım kanalından para akışını kesmeye yönelmiştir. Günümüzde basın yayın alanındaki maliyetler göz önünde bulundurulduğunda, bu tutum gerçekten de sonuç alıcı olabilir. Tek bir koşulla: Okurlarının dergilerine sahip çıkmaması durumunda. 10 Eylül, okurlarının dergilerine sahip çıkacakları, maddi ve manevi dayanışmalarını yükseltecekleri, böylece bu uygulamaları boşa çıkartacakları inancındadır. Haydi 10 Eylül’le dayanışmayı yükseltmeye!

10 Eylül’ün 1. ve 2. sayıları için açılan davada, dergimizin sahibi ve sorumlu yazıişleri müdürü Ali Saim Tekin için 75 yılı, yazarlarından Orhan İyiler ve Baykal Gürsoy için 15 yılı bulan hapis cezaları isteniyor. Bu konuyla da ilgili olarak yazarlarımızın ortak açıklaması dergimizin bu sayısında yer alıyor. Temel Demirer ise, gönderdiği kartta aynen şöyle diyor: ‘Değerli dostlar, Derginizin 4’ncü sayısından, 3’ncü sayınızda basılan ‘Frankfurt…’ yazımdan ötürü hakkınızda dava açıldığını öğrendim… Soruna ilişkin olarak size yönelebilecek tüm ‘hukuki’ ‘suç’lamaların gerçek muhatabı olmam nedeniyle; bu konuda ne yapmam gerektiğini (mümkün ise) bana iletmenizi rica ediyorum. Sizin daha az müşkül durumda kalabilmeniz için ne yapmam gerek? Bir avukattan bunu öğrenip bu doğrultuda beni bilgilendirirseniz hem sevinir hem de buna uygun bir tavır alarak, bir nebze de olsa yükünüzü hafifletmeye çalışırım. Dostça selamlarımla çalışmalarınızda başarılar diliyorum.’

1980’ler özellikle ülkemiz tarihine ‘karanlık 10 yıl’ olarak geçecek. 1990’ları ülkemizin ve dünyanın aydınlık geleceğine doğru ilerleyişimizde ‘aydınlık10 yıl’a dönüştürmek, bizim mücadelemize bağlıdır. Böylesi bir mücadele azmiyle dopdolu olarak 10 eylül, 1990’ın barış, demokrasi ve sosyalizm yolunda, yepyeni bir başlangıç olması dileğiyle, tüm okurlarının yeni yılını kutlar.