1 Eylül 2010
1 Eylül 1939, faşist Alman ordularının Polonya'yı işgal ederek,
sadece Sovyetler Birliği'nde 20 milyonun üzerinde insanın katledilmesiyle sonuçlanan 2. Dünya Savaşını başlattığı gündür. Savaşın ardından dünya halkları, kapitalist emperyalizmin bu acımasız saldırganlığı unutulmasın diye, bu günü Dünya Barış Günü ilan ettiler.
Kapitalistler arasındaki rekabet, kâr hırsı, emperyalistlerin dünya halklarını
sömürmek için kıran kırana mücadelesi her geçen gün büyüyor.
Dünyamızı daha önce iki defa toptan cehenneme çeviren bu
saldırganlara geçit vermemek istiyorsak halklar için barışı
bugün daha gür bir sesle haykırmalıyız.
Ancak kapitalistlerin, emperyalistlerin, gözünü kâr hırsı bürümüş
egemenlerin bütün çabaları boşa çıkacaktır. İnsanlık geçen
asrın başında halkların barışının nasıl sağlanacağını ve
yaşatılacağını Sovyetler Birliği topraklarında bütün dünyaya
kanıtlamıştı. Bugün yine dünyanın dört bir yanında,
Venezüella'dan Küba'ya, Bolivya'dan Kuzey Kore'ye halklar
dünyaya barış tohumları saçıyor.
Bugün gemi azıya alan saldırgan Amerikan emperyalizmi ile AB emperyalizmi
kendi kazdıkları kuyuya düşecektir. Dünya halkları arasına
nifak tohumları serpen emperyalizm ve kapitalizm dünya halklarının
ve işçi sınıfının mücadelesiyle yok edilecektir. İnsanları
birbirine düşüren kapitalizm yok edilmedikçe, halklar arası
düşmanlığı körükleyen emperyalizm ortadan kaldırılmadıkça
gerçek barış sağlanamaz.
Emperyalizm savaş demektir. Savaş, kapitalistlerin kâr ve egemenlik hırsı
için sade insanların, bebelerin ve çocukların, gençlerin,
annelerin ve babaların, nenelerin ve dedelerin kırılması demektir.
Türkiye'de de 26 yıldır kanlı bir savaş yaşanıyor. Emperyalistlerin ve
yerli kapitalistlerin böl yönet oyununun bir parçası olarak
Türk ve Kürt halkları birbirine kırdırılıyor. Kürt
kardeşlerimizin en doğal haklarını tanımamak, şovenizmi
sürdürmek için onurlu barış çağrıları reddediliyor. Yoksul
Türk ve Kürt gençlerinin kanını akıtmayacak çözümler
torpilleniyor. Ülkemizdeki kardeş kavgasını sona erdirmek Dünya
Barış Günü'nün felsefesine en uygun bir adım olacaktır.
Savaş tekellerinin ekmeğine yağ süren bu kavganın bitirilmesi
Kürt kardeşlerimizin eşit ve özgür bir yaşama kavuşmasını
sağlayacağı gibi, Türkiye halklarını birleştirerek Amerikan ve
AB emperyalizminin savaş ve egemenlik planlarına da darbe vuracaktır.
Haydi iş başına, emperyalist savaşlara karşı bütün ezilen halkların barışını savunmaya!