Tek yönlü bir yolda üfledin barış neyini
sabrını oyduğun, derdiğince.
Ve eflatun bir geceydi belki uyanırken
ezginin gücüyle sonsuz bir dilek tuttuğun.
Uzak çok uzak elbet sevdalandığın şehir
geçmişte de uzak senden
gelecekte de.
Bir şehri düşünmek orda olmaktır dersin
Ey neyzen,
açtık kendimizi umudunun sesine
ve kavisli düşüncesine
eflatun dürüst bir kentin.
Sen and içerken yine,
saracak kollarıyla gönlü ferah bir kadın gibi
tek yönlü bir yolda üflediğin
savaşsız ezgin,
yorgunlukta kol gezen cesaretsizliği.
Ey neyzen,
İsrafilin
suru
değil
bu.
Çatırdayan bir düzenin sırrı.
Üfle ki direngenliğini
yalnız kalmasın dudaklarındaki sessizlik
eflatun saçları geceden bir kadının.
Sen,
sabahsın.
Başak ERGİL