Sosyalist Dergi: 29 |  Diğer Yazarlarımız |
İGD'den TÜM-İGD'ye / Zeliha Kortun

TÜM İGD'li gençler, 5 Ocak 1976'da kurulan İlerici Gençlik Derneği İGD'nin 35. kuruluş yıldönümünü kutlamak için 2 Ocak 2011 günü Taksim'den Galatasaray Meydanı'na kadar yürüyüş yapıp orada bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Ardından da, Karaköy'de Mimarlar Odası Büyükşehir Şubesi binasında bir kutlama şöleni düzenledi.



Yürüyüş, basın açıklaması ve kutlama şöleni, "toprağı, ateşi, ekmeği, şekeri, unu, denizi, kitapları, herkese bir anayurdu talep eden, ülkemizi halkımız için talep eden" ilerici gençliğin "Gençlik Devrim İstiyor" ve "Yolumuz İşçi Sınıfının Yoludur" sloganlarıyla işçi köylü öğrenci gençlik arasında kök salmaya başladığını gösteriyordu.

1970'lerde ve 1980'lerde gençlik mücadelesine katılmış İGD, İKD, İLD üye ve sempatizanlarının sevinçle paylaştığı bu gözlemin anlamı, gitgide ivme kazanmakta olan gençlik mücadelesini tek bir çatı altında birleştirme, işçi sınıfının ve bütün emekçilerin emperyalizme ve kapitalizme karşı genel muhalefetinin kopmaz bir parçası durumuna getirme amacını gerçekleştirme yolunda önemli bir tutamağın sağlanmış olmasıydı.

Despotizmin ve gericiliğin, egemenlere dalkavukluğun, bürokratik ruhsuzluğun, bilime ve akla reddiyenin kurumlaşmış ifadesi olan YÖK'ü protesto ederken, polisin oluk oluk sıktığı zehirli gaza, savurduğu tekmelere, indirdiği coplara karşı fidan gibi bedenlerini siper eden yiğit genç kadınlar ve erkekler, " Parasız, Bilimsel, Anadilde Eğitim", "Emekçi Üniversitesi" sloganlarıyla halk için bilim, halk için üniversite, halk için okul hedefini gün geçtikçe ete kemiğe büründürüyorlar.

Sigortasız çalıştırılan, sendikasızlığa ve taşeronlaştırmaya teslim edilen genç işçi ve emekçiler bütün baskılara rağmen örgütleniyor ve hakları için harekete geçiyorlar. Sendikalaşıyor, dernekleşiyor, greve çıkıyorlar.

Yerli ve yabancı kapitalist gıda tekellerinin çıkarları doğrultusunda çökertilen tarımın ve hayvancılığın bunalttığı genç köylüler; toprakları, dereleri, dağları ve ovaları gasp edilen genç çiftçiler sokaklara ve meydanlara iniyor.

Dili ve kültürü yasaklanan gençler emeğin ve çeşitli kültürlerin rengârenk birlikteliğini örüyorlar. Patronların, beylerin, ağaların sömürü ve zulüm çarkına; yobazların karanlığına karşı aydınlığı, kardeşliği ve devrimi Türkçe, Kürtçe, Arapça, Çerkezce, Lazca, Ermenice, Süryanice, Gürcüce, Boşnakça, Rumca, Arnavutça… her dilde, her kültürde savunuyor ve yerleştiriyorlar.

Gençler fabrikalarda, atölyelerde, bürolarda, tarlalarda, üniversitelerde, liselerde, ilköğretim okullarında, mahallelerde, köylerde yeni bir ülke, yeni bir dünya özlemini büyütüyorlar.

Kısacası gençler, mücadeleyi ve dayanışmayı, yurtseverliği ve enternasyonalizmi birleştiriyorlar; eşitliği ve özgürlüğü hayata geçiriyorlar. Savaşa ve silahlanmaya karşı mücadele ederken barışı yakınlaştırıyorlar. Tarikat ve cemaatlerin baskısına karşı mücadele içerisinde beyinlerini özgürleştiriyorlar. Kadınları kapatmayı özgürlük sayanlara inat, kadın erkek eşitliğini fiilen gerçekleştiriyorlar.

Emperyalistleri ve işbirlikçi kapitalistleri, egemenleri ve dalkavuklarını, din tüccarlarını zor günler bekliyor. Gençlerin onlara karşı söyleyecek sözü; tasarladıkları anlamlı toplum projeleri; insanı, canlıları ve doğasıyla insanca yaşanacak bir dünya hayalleri var. Çünkü hayallerini gerçekleştirmek için düşünmeye, örgütlenmeye ve mücadele etmeye hazırlar. Özgür ruhları, türküleri, kitapları, pankartları, sloganlarıyla geliyorlar.

 
Yazarın Diğer Yazıları
 AĞIT - Başak Ergil
 Niçin Demokratik Devrim Değil? - M. Güneş
 AB'nin Tarımı Çökertme Süreci Başladı - Dilek Onur
 Kaça Kadar? - Başak Ergil
 Ahilikten Meslek Yüksek Okullarına Türkiye'de Mesleki Eğitimin Gelişimi - Pelin Gül
 Bunalım Artarken İşçi Sınıfının Bugünkü Durumu - Ali Akgül
 BİR ÇİFT EL - Başak Ergil
 Venezüella Referandumunun Anlattıkları... - Alan Woods
 düşürdüler cam gibi dağıldık - Muzaffer FIRAT
 Üfle ki direngenliğini - Başak Ergil
 Özgürlük Bunun Neresinde? - Sakine Koca
 ATEŞLE BARUT - Başak Ergil
 Sendikalar ve Sol - Süleyman Üstün
 Çağrı Merkezleri ve Emekçi MT'ler
 Bilinç ve Merhamet - Cemile Vuslat