Sosyalist Dergi: 2 |  Arsızlar |
SSK'yı işçiler batırdı!

Bugünlerde Meclis'ten geçirilmeye çalışılan ve işçi sınıfının ve emekçilerin karşı koyduğu sosyal güvenlik 'reformu' yasa tasarısı işverenleri de hayli üzmüş gibi. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) başkanı Refik Baydur lütfediyor, işçilerin ağlamalarının 'haksız ve yersiz olmadığını' buyuruyor. Ama yeni tasarıdan endişelenmiş görünürken, gerçek düşünceleri ortaya dökülüveriyor; ona göre, yeni tasarıyla "işçiye getirilen yüklerin de faturası işverene çıkacaktır". Reform adı altında işçilere dayatılan yeni tasarıda sistemin tüm yükünün işçilere daha fazla yüklenme anlamına geldiği bu kadar açıkken Refik Baydur'un bu iddiasına pes doğrusu demekten başka bir söz kalmıyor. Baydur, ayrıca, SSK'da formalitelerin ağırlığından yakınıyor, hizmetçisine bu formaliteler yüzünden sigorta yaptırmadığını söylüyor. Prim yatırmak gibi bir 'formalite' çok zor olduğuna göre, en iyisi, bu yükü işverenlerin omuzundan tümüyle alalım, onlar artık hiç prim ödemesinler!


Zaten Avrupa Birliği ülkeleriyle karşılaştırıldığında, Türkiye'de sosyal güvenlik fonlarına işverenlerin katkısının çok düşük olduğunu biliyoruz. Avrupa Birliği ülkelerinde işveren katkısı ortalama % 7,1 olduğu halde, Türkiyeli işverenlerin katkısı sadece % 2'de kalıyor, halbuki işçilerden gelirlerine göre yapılan kesinti, Avrupa Birliği ortalaması olan yaklaşık % 12 ile neredeyse aynı! Ayrıca, hem patronların yatırması gerektiği ama türlü sebeplerle (!) yatıramadığı birikmiş primler zaman zaman hükümetlerce affa uğratılarak işverenlere ucuz kredi sağlanmış oluyor, hem de Maliye Bakanlığı birikmiş fonları bütçe amaçları için istediği gibi kullanıyor. Yani zaten işçilerin katkılarıyla toplanan ve güya 'açık verdiği' söylenen başta SSK'nın kaynakları işverene de, devlete de aktarılmış oluyor.
Şimdi geleceğe yatırım yapılmak isteniyor, işçilere emeklilik yaşı gibi gerekçeler gösterilerek konu özünden saptırılıyor, sosyal güvenlik sistemi göz göre göre çökertilmeye çalışılıyor. Ama bu durumu yine Refik Baydur kendince en güzel sözlerle ifade ediyor galiba, Refik Baydur'a göre, 'yumurta veren tavuğu kesiyorlar'! Ama elbette işçi sınıfı bu gidişe dur diyecektir. 17 Temmuz Cumartesi günü alanlara dökülen ve 'mezarda emekliliğe hayır', 'SSK'yı kuşa kurda yem ettirmeyiz', 'işçi memur el ele genel greve' sloganlarıyla meydanları inleten onbinlerce işçi ve kamu çalışanının sesi bunun göstergesidir!

 
Yazarın Diğer Yazıları
 ÜÇ MİLİTARİST KAFADAR
 Yılmaz Güney'in ahı
 Deprem yoksa futbolla uyut
 Kara koyun Akkuyu'ya girerse...
 Satıyorum, saaatttttım!
 Enflasyon
 Gençlere Ağır Cezalar Yağıyor!
 NÜKTEDAN ANTİ-KOMÜNİST: Sör Vinston Çörçil
 Arsız Hırsız
 'Romen işçileri dövün'
 Hapishanelerin İki Yüzü
 Bir Yetmez, İki Dönem Olsun
 Tunca Toskay
 Sansür
 YDD EĞİTİMCİSİ