Sosyalist Dergi: 13 |  ÜRÜN |
Geldikleri Gibi Gidecekler - 10 Nisan 2003

Amerikan-İngiliz emperyalistlerinin Irak'a vahşice saldırısının 21. gününde, 9 Nisan 2003 günü öğleden sonra, Amerikan tankları başkent Bağdat'ın merkezine girdi. Dünyanın en büyük ölüm makinesine karşı vatanlarını savunmak için kahramanca direnen Irak halkının başkentinin sömürgecilerin eline geçmesi, bir son değil, Irak ulusal kurtuluş savaşının yeni aşamasının başlangıcıdır: Iraklı yurtseverler, sömürgeci istilaya karşı direnişlerini artık yeraltında sürdürecekler, bağımsızlık ve özgürlük savaşının zaferini bütün dünyaya ilan edecekleri güne kadar -kuşkusuz düne göre daha zor koşullarda, ama yine de yılmadan usanmadan- çalışacaklar. Irak halkı, uçaklara, füzelere, bombalara, tanklara, tepeden tırnağa silahlı istilacı askerlere karşı bugüne kadar bir destan yarattı. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın, önümüzdeki süreçte bu destanın daha da şanlı ve mutlaka zaferle sonuçlanacak yeni bölümlerine tanık olacağız.



Amerikan-İngiliz saldırganlarının bu haksız, adaletsiz ve gayrimeşru istilasında baştan beri sömürgecilerin psikolojik savaş birliği olarak hareket eden ve beyinlerimizi istila etmek için her türlü alçaklığı yapan büyük kapitalist medyanın yalanlarına kimse kanmasın. Emperyalizmin küstah kalemleri zafer çığlıkları atıyorlar ve herşeyin bittiğini ilan ediyorlar. Bin kere hayır. Emperyalist ordular er geç pıllarını pırtılarını toplayıp Irak'tan kaçacaklar. Irak toprakları, petrollerini yağmalamak, Irak emekçilerini iliklerine kadar sömürmek için bu kanlı istilaya girişen sömürgecilerin tabanını yakacak. Birinci Dünya Savaşı'nın ertesinde Irak'ı işgal eden İngiliz emperyalistlerinin yaşadıklarını, bu kez İngilizlerle birlikte Amerikan emperyalistleri de yaşayacak. Bağdat, Basra, Necef, Kerbela, Nasıriye, Umm Kasr, bütün Irak, yine özgür ve bağımsız, yine dimdik ayakta olacaklar.

Televizyonlarda sömürgeci haydutlara dalkavukluk etme yarışına giren "uzman" emekli generaller ve diplomatlar unutmasın, Türkiye de istila edilmiş ve yok olduğu ilan edilmişti. İstanbul emperyalist işgal ordularının eline geçmiş, İzmir, Adana, Antep, Maraş, Urfa ve yurdun dört bir köşesi sömürgecilere peşkeş çekilmişti. Bütün zorluklara rağmen Türkiye halkı direndi ve ulusal bağımsızlık savaşının ateşinden, Antep gazi, Urfa şanlı, Maraş kahraman olarak çıktı. İzmir ve İstanbul kurtarıldı. "Bağdat düşünce herşey biter" diyen çokbilmişler; daha ilkokul birden başlayarak herkese ezberletilen "hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır ve o satıh bütün vatandır" (savunma hattı yoktur, savunma alanı vardır ve o alan bütün vatandır) sözünü artık hiçbiriniz hatırlamıyor musunuz? Biz hatırlıyor ve ciddiye alıyoruz. Irak halkı da aynı anlayışla vatanını kurtarmayı bilecektir.

Sömürgecilerin boyunduruğu altına düşmemek için dişiyle tırnağıyla savaşan ve bu boyunduruğu er geç kıracak olan mazlum Irak halkına bin selam. Amerikan-İngiliz işgalcilerine bin nefret. Sömürgeci zalimlere uşaklıkta sınır tanımayan işbirlikçilere bin nefret. Zafer Irak halkının ve dünya halklarının olacaktır. Amerikan- İngiliz işgalcileri yenilecekler ve geldikleri gibi gidecekler.

 
Yazarın Diğer Yazıları
 Haydi unutmayalım bu dayanışmayı
 Sendikalar Referandumda Neden "Hayır" Diyor?
 DİSK Anayasa Referandumunda Neden "Hayır" Diyor?
 12 Eylül Anayasası'na da, AKP Anayasası'na da Hayır
 Sahibinin Sesi Engin Ardıç, Yalancısın
 Bölünmüş Burjuvazi ve AKP'nin Stratejisi
 Merhaba
 Komünizme Adanmış Asırlık Bir Yaşam
 1 Mayıs 97 Açıklaması
 GERÇEK MUHALEFET EMEK, BARIŞ, DEMOKRASİ Bloku'dur - 21 Kasım 2002
 SEÇİM SONUÇLARINA İLİŞKİN 5 KASIM 2002 TARİHLİ DEĞERLENDİRMEMİZ
 Sonuç Bildirisi - 6 Ekim 2002
 EMEK-BARIŞ-DEMOKRASİ BLOKU'NUN SEÇİM AÇIKLAMASI - 4 Ekim 2002
 ÜRÜN YAYIN KURULU'NUN KAMUOYUNA DUYURUSU - 27 Eylül 2002
 UZAKLARDAN YAKIN BİR DOST